Ekonomik zorluklarla geçen bir çocukluğu olduğunu anlatan Tamer Yiğit, sinemayla ilk tanışmasını "Ses Dergisi’ne oyuncu olmak için değil, para kazanmak için başvurmuştum. 19 yaşında yurttaki arkadaşlarımdan ödünç aldığım kıyafetlerle, fotoğrafsız başvurmaya gitmiştim. Kazanır parayı alır dönerim diye düşünmüştüm, bırakmadılar, iyi ki de bırakmamışlar" diyerek anlattı.
Romantik filmlerden avantür filmlere geçişini Dört Yapraklı Yonca diye anılan Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Filiz Akın ve Fatma Girik’in yükselişine bağlayan Tamer Yiğit, Koçyiğit’e "Siz o kadar iyiydiniz ki, yapımcılar kadın başrollerle film istediler, biz kendimize farklı filmler aradık" dedi.
Avantür filmlerde çok defa ölümden döndüğünü belirten Tamer Yiğit, Koçyiğit’in neden dublör kullanmadın sorusuna ise "Dublöre bir şey olursa vebalini kaldıramazdım, bunun için de kendim oynadım o sahneleri" dedi.
Yiğit’in Koçyiğit'in sorularını tüm içtenliğiyle cevapladığı "Film Gibi Hayatlar" sımsıcak bir programla daha evlere konuk oldu.
Yorumlar (0)