Page 45 - Bİ MAGAZIN KASIM 2025

Bi RÖPORTAJ

45

AHC Hotels markasının doğuş hikayesini bizimle paylaşır mısınız?
Bu marka, ailemizin uzun yıllardır süregelen bir hayalinin vücut
bulmuş halidir.

Kurucu Başkanımız Sayın Yaşar Aktürk’ün 1970’li yıllarda
temellerini attığı otelcilik anlayışı, zamanla bir hizmet kültürüne
dönüştü. Biz yeni kuşak olarak bu mirası geleceğe taşımak ve
günümüzün beklentilerine uygun hale getirmek istedik.

AHC Hotels markası, işte tam da bu vizyonun sonucu olarak
doğdu. Babamın da dediği gibi, “Bir hayalden bir marka doğdu.”
Biz o hayali bugünün teknolojisi ve misafir beklentileriyle gerçeğe
dönüştürüyoruz.

Bu dönüşümde sizi en çok motive eden şey neydi?

Motivasyonumuz, sadece markalarımızı birleştirmek değil; hizmet
anlayışımızı daha da güçlendirmekti.
Yıllardır edindiğimiz misafirperverlik deneyimini ve know-how’ı
kullanarak dört otelimizin gücüne güç kattık. Servis standartlarımızı
yeniden tanımladık, her otelde aynı kaliteyi sağlayan süreçler
oluşturduk. Artık her otelimiz, aynı AHC Hotels dokusunu ve hizmet
kalitesini taşıyor.

Markanın logosundaki lale sembolü güçlü bir vurgu taşıyor.
Bunun anlamı nedir?

Lale bizim için bir sembolden öte bir hikayedir. İstanbul’un
zarafetini, tarihini ve yeniden doğuşunu temsil eder.

Geçmişe kök salarken geleceğe uzanan bir simgedir. AHC
Hotels’in özü de tam olarak budur: gelenekten aldığı zarafeti,
modern otelcilikle harmanlamak.

“Geleceği gelenekten güç alarak inşa ediyoruz” diyorsunuz. Bu
felsefenizi nasıl tanımlarsınız?
Bizim için gelenek, geçmişte kalmış bir değer değil; geleceğe yön
veren bir rehberdir.

AHC Hotels markasının özü, köklü Türk misafirperverliğini çağdaş
hizmet anlayışıyla buluşturmaktır.

Her adımımızda hem köklerimizden hem vizyonumuzdan güç
alıyoruz.

Bugün dijitalleşmeden tasarıma, eğitimden otomasyona kadar her
alanda bu felsefeyi yaşatıyoruz.

KASIM 2025