Programın açılışını Chopin Prelude Mi Minör eseriyle yapan Akbar, ünlü ressam Güneştekin ile keyif ve samimi dolu bir sohbet eşliğinde izleyicilerle buluştu.
‘’Akademik sanat eğitimini reddediyorum’’
Dünyanın en önemli sanat merkezlerinde uluslararası sergiler açan ünlü ressam, eğitim almayı tercih etmediğini ve erken yaşlarda kendi imkanlarıyla aldığı eğitimle ilerlediğini belirterek ‘’Akademik sanat eğitimini reddedenlerdenim’’ dedi.
Bir hastalık sonrası 2003 yılına kadar resme ara verdiğini de söyleyen sanatçı ‘’ 2003 yılında büyük bir sergi açarak yeniden resim yapmaya başladım ve o gün benim doğum günüm oldu’’ diyerek yaşadığı zorlu süreci anlattı.
Her sergisinde bir tema işleyen ve son olarak ‘’Kırk Yama’’ isimli sergisini sanat severleri buluşturan Güneştekin tema fikrinin ortaya çıkmasını ise ‘’Anadolu kadınlarının artık kumaş parçalarını birleştirerek yaptıkları yamalar vardır. Zorlu yaşam sürdükleri için kendi terziliğini kendileri yaparlar. Farkında olmadan sanat eserleri ortaya çıkarırlar. Ben de bundan yola çıkarak kadınlarımızı bu projeye ortak ettim ve dünyanın en önemli yerlerinde eserleri sergilendi. Çok mutluyum kadınlarımız adına’’ diyerek dile getirdi.
‘’Yağlı Boyanın Ne Olduğunu Bilmezdim, Kaderimi Kendim Belirledim’’
Batman’da kalabalık bir ailede işçi bir babanın çocuğu olarak büyüyen sanatçı ‘’Ailem ve ben geçim derdi ve yokluklarla sanattan habersizdik. Resim ya heykel yapan ya da sanatın estetik tarafıyla ilgilenen biri yoktu ailemde. 3-4 yaşından itibaren resim yapmaya başladım. Kaderimi kendim belirledim. ‘’ diyerek resme olan ilgisini kendisinin keşfettiğini söyledi. Güneştekin resim yapmaya başladığı ilk zamanlardaki çocukluk anısını şöyle anlattı:‘‘8 yaşındayken bir resim yarışmasında yağlı boya ödülü aldım. Yağlı boyanın ne olduğunu ve nasıl kullanılacağını bilmeden kullanmaya başladım. Resim öğretmenimin kırtasiye dükkanı vardı. Batman’da da o dönem bir tane kırtasiye vardı. Bu boya bozuk çıktı diye gittim çıkıştım. O da bana ‘’Niye kızıyorsun? Bak boyanın yağı bu. Suyla değil yağ ile yapacaksın’’ dedi. O gün öğrendim’’
Çok okuyan bir ailenin içinde büyüdüğünü belirten ressam, sanatın resim dışındaki dallarını keşfetmesini ise ‘’Öğretmen çift komşumuz vardı. İzmir’den gelmişlerdi. Akşamüzeri sürekli klasik müzik dinlerlerdi. Ailem bu müziğe yabancıydı ama benim çok hoşuma giderdi. Babam televizyon aldığında Pazar günleri TRT’de klasik müzik konserleri olurdu. Zevkle izlerdim. O dönem sanatın diğer disiplinleriyle tanışmaya başladım’’ diyerek izleyicilerle paylaştı.
Ahmet Güneştekin, Anjelika Akbar’ın Akbar’ın programında klasikleşen bölümü, konukla ettikleri sohbetten yola çıkarak program sonunda , anlık ve kişiye özel doğaçlama eser bestesinde ise duygulu anlar yaşadı.
Yorumlar (0)